Nedir bu küstahlık?

Bilindiği gibi Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde şu anda bütçe görüşmeleri yapılıyor. Bu bütçenin, milletimize hayırlı olmasını ve ülkemize en iyi şekilde hizmet sunulmasını diliyorum. Bütçe görüşmelerinde, her parti grup başkanları adına söz alıp kendi partilerinin görüşlerini aktarıyor ve hükümeti eleştiriyorlar.

Her partinin, hükümete karşı eleştirilerinin olması ve bu eleştiriler üzerinden tavsiyelerde bulunulması son derece doğaldır. Çünkü demokrasilerde farklı görüşler ve yapıcı eleştiriler, toplumun yararına olacak en iyi çözümün bulunmasına yardımcı olur. Olumlu ve yapıcı tavsiyeler, hükümetler tarafından dikkate alınmalı ve değerlendirilmeli, böylece milletimize en iyi hizmet sunulması amaçlanmalıdır.


Buraya kadar, Meclis’in çatısı altında yapılan tartışmaların ve görüşmelerin, demokratik bir ortamda olması gerektiği şekilde gerçekleştirildiğini düşünüyorum. Ancak, bu süreçte dikkatimi çeken başka bir konu daha var. Bu milletin demokrasiye olan duyarlılığından faydalanarak seçilmiş olan bazı HDP’li vekillerin tavırları gerçekten kabul edilemez. Demokrasiye inanarak seçildikleri Meclis’e girmeleri, kendilerine verilen görevleri yerine getirmeleri beklenirken, ne yazık ki, orada gösterdikleri tavırlar halkı derinden üzmektedir. Demokrasinin nimetlerinden faydalanarak Meclis’e girmiş olmalarına rağmen, şu an ki duruşları ve söylemleri bir hayli düşündürücüdür.
Bu vekillerin söylediklerini duymaktan utanıyorum. Türk askerine, "işgalci" demek nedir? Hem de yurdunu savunmaya çalışan, sınırlarımızı koruyan kahraman Türk askerine. Bu gerçekten küstahlığın ta kendisidir.

Temsil ettikleri hiçbir Kürt vatandaşı Türk ordusuna işgalci demez, aksine her zaman Türk askerinin kahramanlıklarına minnettardırlar. Sen kimsin de, vatanını savunan, milletini koruyan Türk askerine "işgalci" diyorsun? Senin o çatı altında hala durman, orada bulunman bizleri gerçekten rahatsız ediyor. Vatanını savunan, canını dişine takarak görevini yerine getiren askerlere hakaret etmeye ne hakkın var? Yazıklar olsun sana ve senin gibi düşünenlere.


Meclis, tüm vatandaşların huzur içinde yaşadığı, farklı görüşlerin olduğu, ama bir arada toplumu ve milleti ortak bir amaç uğrunda ileriye taşımak için bir araya geldiği yerdir. Ama buradaki bazı vekillerin söyledikleri, sadece milletin birliğine zarar vermekle kalmıyor, aynı zamanda demokrasiyi ve barışı zedelemektedir. Bu tür söylemler, sadece Türkiye Cumhuriyeti’nin birlik ve beraberliğine değil, dünya çapında da ülkemizin imajına ciddi zarar vermektedir. Türk askerine hakaret etmek, sadece bir milletin onurunu kırmak anlamına gelmez, aynı zamanda tüm güvenlik güçlerinin emeklerine ve canlarına da hakaret etmektir.

Bu tür tavırlar, milletin değerlerine ve tarihine, tüm kahramanlıklarına karşı yapılmış büyük bir saygısızlıktır. Unutulmamalıdır ki, Türk askeri sadece sınırları korumakla kalmaz, aynı zamanda tüm dünyanın barışına katkı sağlamak için her zaman cesurca mücadele etmektedir. Ve bizler, Türk milletinin fertleri olarak, bu kahramanlara saygı duymalıyız. O yüzden, milletin değerlerine ve kahramanlarına saygısızlık yapanların, halkın huzurunda bir yeri olmamalıdır. Türk askerine hakaret edenler, bu topraklarda barış ve kardeşlik içinde yaşamanın ne demek olduğunu anlayamayacak kadar körleşmişlerdir. Bu tür insanlar, Meclis çatısı altında ve toplumun her yerinde bir örnek olamazlar. Yazıklar olsun sana ve senin gibi düşünenlere!

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Köşe Yazıları Haberleri