İki Bakanlık Arasında "Afet Bölgesi Eğitim Destek Programı İş Birliği Protokolü" İmzalandı

"Afet Bölgesi Eğitim Destek Programı İşbirliği Protokolü", Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın katılımıyla Malatya'da imzalandı.KAYNAK: MEBMillî Eğitim Bakanı Yusuf...

"Afet Bölgesi Eğitim Destek Programı İşbirliği Protokolü", Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın katılımıyla Malatya'da imzalandı.

KAYNAK: MEB

Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ile Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın katılımıyla, afetten kaynaklı sorun alanlarındaki olumsuz etkilerin ortadan kaldırılarak aile ve toplum düzeyinde ilişkilerin geliştirilmesi, öğrencilerin ve velilerin kendi kapasitelerini fark ederek daha da güçlendirilmesi amacıyla "Afet Bölgesi Eğitim Destek Programı İşbirliği Protokolü" imzalandı.

Malatya'da gerçekleştirilen imza töreninde konuşan Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, depremde hayatını kaybedenlere başsağlığı dileklerini iletti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla devletin tüm imkânlarıyla bölgedeki hasarı gidermek için seferber olduğunu dile getiren Tekin, bu çerçevede imzalanan protokol ile çok önemli bir süreci başlattıklarını belirtti.

Depremin ardından Millî Eğitim Bakanlığınca bölgede yapılanlara ilişkin bilgi veren Tekin şunları söyledi:

"Öncelikle hasarın yoğun olduğu dört il, iki ilçe olmak üzere bütün illerde 11 Eylül tarihinde eğitim öğretim sürecinin sorunsuz bir şekilde başlaması için gerekli tüm tedbirleri aldık. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konudaki talimatı, 'Şimdi sorunsuz başlayacağız, en kısa zamanda da eskisinden daha geniş imkânların olduğu bir duruma kavuşacağız.' Biz de projeksiyonumuzu böyle çizdik. 6 Şubat tarihinden önceki derslik sayısının üzerinde bir derslik, inşallah, yakın bir zamanda hayata geçmiş olacak."

Bölgede çalışan ve yeni atanan öğretmenler için de çeşitli tedbirlerin hayata geçirildiğini anlatan Bakan Tekin, şöyle konuştu:

"Her şeye rağmen burada kalmak isteyen öğretmen arkadaşlarımız var. Bir de sürecin artık kendisine çalışma motivasyonu olarak olumsuz yansıyacağını düşündüğü için, yeterince verimli olamayacağına inandığı için yer değiştirmek isteyen arkadaşlarımız var. Birinci gruptaki arkadaşlarımızla tek tek il müdürlerimiz konuştular. Her bir öğretmenimiz aranarak barınma ihtiyaçları olup olmadığı soruldu. Ona göre tedbirlerimizi aldık. Bu arkadaşlarımızın barınma ihtiyacını gidereceğiz. İlave olarak bölgede çalışan arkadaşların hizmet puanlarının biraz farklı yansımasını istedik. Bir grup arkadaşımız da ayrılmak istedi. Onlara da kolaylıklar sağladık. Onlara da öncelik hakkı tanıdık. Normal rutin yer değiştirme takvimi başlamadan onların takvimini başlattık. Bir de bölgeye mart ayında atanan ve 11 Eylül'de çalışmaya başlayacak arkadaşlarımız var. Onların da tamamı arandı. Ve kendilerinin konaklama ihtiyaçları giderilmiş oldu. Bu vesile ile İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya'ya teşekkürlerimi sunmak istiyorum çünkü arkadaşlarımızın konaklama ihtiyacını AFAD üzerinden onlar organize ettiler. Hiçbir talebimizi geri çevirmediler, huzurlarınızda teşekkür etmek isterim."

"Deprem sonrası toplumsal hasarı giderme sorumluluğumuzu yerine getirmek için süreç başlattık"

Deprem bölgesindeki öğrencilere yönelik de destekler sunulduğunu kaydeden Bakan Tekin, öğrencilerin hazırbulunuşluklarını canlı tutacak, akademik kayıplarını telafi edecek programlar başlattıklarını ifade etti. Depremden etkilenen 5 il ve 2 ilçedeki LGS sınavına giren öğrencileri yaşadığı travmaların sınav psikolojilerini olumsuz etkilediğini varsayarak Türkiye'nin herhangi bir ilindeki sınavla girilen ortaöğretim kurumlarında her şube başı ikişer kontenjan açıldığını anımsatan Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bir de ebeveynlerle ilgili, velilerle ilgili özellikle yaygın eğitim üzerinden yürüttüğümüz çalışmalar var. Ben şunun altını çizmek istiyorum. Fiziki hasarları, maddi hasarları gidermek, evet, Çevre Şehircilik Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı'nın görevi olabilir. Onlar daha yoğun çalışıyor olabilirler ama bundan sonraki kısım artık toplumsal hasarı gidermek ise Aile Bakanlığımızın ve Millî Eğitim Bakanlığı olarak bizim üstümüzde. Biz de iki Bakanlık olarak buradaki sorumluluğumuzu yerine getirmek için bir süreç başlattık. Allah hayırlarla sonuçlanmasını nasip etsin, inşallah..."

Örnek verilen konu başlıklarından çok daha fazla konuda kurs imkânı sunduklarının da altını çizen Tekin, "Bizim e-yaygın modülümüzde dört binin üzerinde kurs modülü var. Yani burada sayılanlar sadece sahadan daha fazla ilgi olacağını varsaydığımız modüller... Bunların dışındaki herhangi bir modülde gençlerimiz, ebeveynlerimiz, ev kadınlarımız, çalışan insanlarımız, meslek edinmek isteyen arkadaşlarımız hepsi bu sürece başvurularını yaptığı zaman, hem il Milli Eğitim Müdürlüğümüz bünyesinde e-yaygın üzerinden hem protokol kapsamında bu arkadaşlarımızın taleplerini yerine getireceğimizi şimdiden söyleyelim. Arzumuz şu: Bizim okullarımız, sürekli gündelik hayatımızın bir parçası olsun. Öğretmen arkadaşlarımız sürekli toplum içinde rehberlik eden bir pozisyonda olsunlar. Bunu hayata geçirmeye çalışıyoruz."

Tekin, bölgede çaba sarf eden eski yeni tüm yöneticilere, sahada çalışan herkese teşekkür ettiğini belirterek protokolün hayırlara vesile olmasını diledi.

"Milletimiz devletine emanettir, biz de bu emaneti kalbimizde taşıyoruz"

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ise depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet dileyerek tüm Malatya halkına geçmiş olsun temennisinde bulundu.

Bakan Göktaş, devletin bütün birimleriyle depremin ilk anından itibaren vatandaşların yanında olduğunu söyledi.

Deprem bölgesinde şimdiye kadar 11 binden fazla personelle 2 milyondan fazla depremzedeye psikososyal destek hizmeti sunduklarını aktaran Göktaş, şöyle dedi:

"Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak afetin yol açtığı etkilerle mücadeleye yönelik çalışmalarımızı çok yönlü ve tüm ülkede devam ettiriyoruz. Bu anlamda her zaman için de halkımıza sunduğumuz hizmetler, güncel ihtiyaçlara göre çeşitlilik arz ediyor. Tabii, yaz mevsimini yaşadığımız şu günlerde eğitim öğretime ara verilmiş durumda. Sosyal iyileştirme faaliyeti olarak gördüğümüz bu tür etkinliklere başlamak istiyoruz, bunlara önem veriyoruz. Aynı zamanda da biliyorsunuz travmaların da etkisini azaltmasına da önemli katkılar sağlayacak. Bugünkü protokolümüz de inşallah Milli Eğitim Bakanımızla tecrübe imkânlarıyla, süreçlerimize dâhil edeceğiz. Programımızı Milli Eğitim Bakanlığımızın ev sahipliğinde etkili bir iş birliği içerisinde yürüteceğiz. Yaş sınırı koymadığımız bu eğitime halkımız, anne baba, komşu, çoluk çocuk herkes katılma imkânı bulacak. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı olarak bizim işimiz, hak sahiplerine haklarını teslim etmektir. Milletimiz devletine emanettir, biz de bu emaneti kalbimizde taşıyor, sizlerin mutluluğu için hiçbir çalışmayı ihmal etmemeye özen gösteriyoruz."

Konuşmaların ardından Bakanlar Göktaş ve Tekin arasında "Afet Bölgesi Eğitim Destek Programı İşbirliği Protokolü" imzalandı.

11 ilde afetten etkilenen bireylere yönelik psikososyal destek, görsel sanatlar, spor, müzik ve bilişim alanlarında eğitim destek programları uygulanacak.

Okul, kurum ve geçici barınma merkezlerinde oluşturulan birimler, yaz boyunca eğitim, üretim ve sosyalleşmenin merkezi olacak.

Spor, görsel sanatlar, müzik ve bilişim alanlarında açılacak destekleme ve yetiştirme kurslarıyla öğrenciler basketboldan yüzmeye, hat sanatından fotoğrafçılığa, gitardan Türk halk müziği korosuna, robotik kodlamadan yazılıma birçok farklı programla buluşturulacak.

Yaygın eğitim kurslarında ise yaş ve mekân sınırı olmadan öğrenme yoluculuğu herkes için devam ettirilecek.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri