Sonsuza dek dillerden düşmeyecek

Sonsuza dek dillerden düşmeyecek
Kırıkkale’de İstiklal Marşımızın Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilişinin 101. yıl dönümü ve Mehmet Akif Ersoy'u anma günü dolayısıyla anma etkinliği düzenlendi. İl Kültür Merkezinde düzenlenen anma programında,...

Kırıkkale’de İstiklal Marşımızın Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilişinin 101. yıl dönümü ve Mehmet Akif Ersoy'u anma günü dolayısıyla anma etkinliği düzenlendi. İl Kültür Merkezinde düzenlenen anma programında, Türk Milletinin emperyalizme karşı topyekun mücadelesinin sembolü olan İstiklal Marşının sonsuza dek dillerden düşmeyeceği vurgulandı.

DERECEYE GİRENLERE ÖDÜLLERİ VERİLDİ

Saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile başlayan programda Beşir Atalay Anadolu İmam Hatip Lisesi Öğrencisi Yusuf Eren Tuncay tarafından Kur'an-ı Kerim tilaveti okundu. Programda yapılan konuşmaların ardından, 12 Mart İstiklal Marşımızın Kabulü ve Mehmet Akif Ersoy'u Anma Etkinlikleri kapsamında Millî Eğitim Müdürlüğünce düzenlenen "İstiklal Marşını Güzel Okuma Yarışmasında" dereceye giren öğrencilere hediyeleri verildi. Program, Kırıkkale Lisesi öğrencilerinin hazırladığı "Akif'in Paltosunu Giymek" adlı drama etkinliğinin ardından sona erdi. Programa başta Vali Bülent Tekbıyıkoğlu olmak üzere, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Mehmet Ali Durmuş, Belediye Başkanı Mehmet Saygılı, Cumhuriyet Başsavcısı İbrahim Keskin, Kırıkkale Üniversitesi Rektör Vekili Prof.Dr.Mehmet Başalan, İl Emniyet Müdürü Fahri Bulut, İl Jandarma Komutanı J.Kd. Alb. Barış Cücen, İl Genel Meclisi Başkanı Murat Çaykara, siyasi parti il başkanları, kurum müdürleri, öğretmen, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

NESİLLER BOYU HAFIZALARDAKİ YERİNİ KORUYACAK

Milli Eğitim Müdürü Yusuf Tüfekçi'nin günün anlam ve önemi ile ilgili yaptığı konuşmada, Mehmet Âkif'in milleti tekrar uyandırmak üzere mücadele eden bir şahsiyet olduğunu belirtti. İstiklal Marşı'nın, nesiller boyunca milletin hafızasındaki yerini koruyacağını kaydeden Tüfekçi, “İstiklal mücadelesinin başlarında duyulan ızdırap sonsuzdu, millet kan ağlıyordu. Bakışlar nerede bir al renk görse şiddetle ürperiyor, her al renk her vatan evladına Türk bayrağını hatırlatıyor ve bayrağın geleceğinden endişe duyuluyordu. Bir milletin bütün gönülleri bu en büyük azap içindeyken yurtta yine akşamlar oluyordu, yine ufuklarda bayrak rengi yanıyor ve sonra sönüyordu. Bir gurup ufkuna bakan gözler önce hiç sönmeyecek sanılan bu al renk tufanları kısa zamanda yok olup yerini karanlıklar sarınca ister istemez aynı sızıyı duyuyordu: Acaba al bayrağın sonu da böylece sönmek midir? İşte Mehmet Âkif'in İstiklâl Marşı'nda yükselen erkek sesi, vatan semalarında böyle bir zamanda gürledi: KORKMA! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak!” diye konuştu.

TÜRK MİLLETİNE YAKIŞACAK KADAR GÜZEL

Müdür Tüfekçi “1921 yılında yazdığı İstiklâl Marşı Büyük Millet Meclisinde dört defa ayakta dinlenerek Türk milletinin İstiklâl Marşı olarak kabul edildi. Bu marş, bir istiklal savaşı yapan Türk milletine yakışacak kadar güzeldi. Şair, bu marşın mısralarında milletiyle iftihar ediyordu. Türk bayrağındaki hilâle "Kahraman ırkıma bir gül, ne bu şiddet, bu celâl" diye sitem edişinde veya "Ebediyyen sana yok, ırkıma yok izmihlâl" diye haykırışında böyle ölmez sesler hâline konulan hadise, Türk milletinin istiklaliydi. Mehmet Âkif, içinde yaşadığı asrı bütün teferruatı ile gören, anlayan ve bu asrı memleketine anlatan nadir şairlerdendir. O, çağdaşı fikir ve edebiyat insanlarından ayrı olarak kültür, ahlak, asalet ve düşünce bakımından ilim ve irfan sahibi olduğu kadar mücadeleci bir ruha sahiptir. Yaşadıkları ve gördükleri karşısında derin bir buhrana kapılır, memleketinin bulunduğu duruma üzülür, dertlenir ve gözyaşlarına hâkim olamaz. Lakin içindeki ümidi hiç kaybetmeden Türk milletinin şerefli mazisine göz atar ve büyük medeniyetler kurmuş memleket insanımızın cehaletten uzak olması gerektiğini bizlere gösterir”.

EŞİNE NADİR RASTLANAN BİR KAHRAMAN

“Olduğu gibi görünmek, göründüğü gibi olmak, onun bütün yaşamında tam manasıyla gerçekleşmiş bir düsturdur. İçi dışı bir olan Âkif, en zor zamanlarda dahi menfaatin bütün vasıflarından uzak durmuştur. Bu millet onun can yoldaşı olmuştur. Gür bir sesle ruhunun isteklerini terennüm etmiştir. Onun Türk toprakları için ağlayan ve inleyen sesine kulak vermek gerekir. Vatanseverlik ve ahlak konusunda haykıran sesi ömür boyunca kulaklarımızda çınlamalıdır. Bu vatan ve bu milletin ancak ecdadın ihlaslarıyla ayakta kalacağını Asım'ın nesline anlatır. Onun felsefesinde yeise yer yoktur, imanlı insan yeise düşmez. Mehmet Âkif'in samimi, tertemiz hayatı, vatan ve din uğruna verdiği daimi mücadelede, vatanı ve milleti uğruna her türlü maddi mükâfatı reddetmiştir. Hakikat yolundan ayrılmamış bir yaşamdır ki cehalete kafa tutuşu, eğitime verdiği değer ve vatan aşkı, Türk gençliğinde ebediyen yaşayacaktır. Mehmet Âkif, Türk milletlinin yaşadığı bütün hezimetin ızdırabını sırtlanmış, bütün milleti tekrar uyandırmak üzere mücadele etmiş, eşine nadir rastlanan bir kahramandır. Onu hatırlamak değil, öğrenmek lazımdır. İstiklalin gür sesi Âkif'i rahmet ve minnetle anıyorum” dedi. HABER: Niyazi Yüksel

Bu haber toplam 7 defa okunmuştur
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.