Sefalet ve Yoksulluk Dayatmasını Kabul Etmiyoruz

Anadolu Sağlık Sen’in de içinde bulunduğu, Sağlık ve Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele Platformu (SABİM) üyesi sendikalar ile iki federasyon, memur ve memur emeklilerinin 2024-2025 yıllarını kapsayan sosyal ve mali haklarının belirlendiği 7'nci Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde çıkan sonucun reel gerçeklerle uyuşmadığı gerekçesiyle Ankara’da ortak basın açıklaması yaptı.

Ahlaki ve vicdani sorumluluk bilincinden uzaklaşıldığını gösteriyor. Basın açıklamasıyla ilgili bilgi veren Anadolu Sağlık Sen Genel Başkanı Necip Taşkın, 7. Dönem Toplu Sözleşme mutabakatının hükümet adına kamu işvereninin ve yetkili Konfederasyon olarak Memur Sen ve ona bağlı sendikaların piyasa gerçekliğiyle uyuşmayan, dar ve sabit gelirli memur ve memur emeklilerinin içinde bulunduğu zor koşulları görmekten uzaklaşarak sahadan koptuklarını gösteren; memur ve memur emeklilerini sefalete ve yoksulluğa düşüren bir anlaşma olması nedeniyle kabul edilmesinin mümkün olmadığını, ahlaki ve vicdani olarak da vebal ve sorumluluk bilincinden uzaklaşıldığını göstermesi açısından tüm kamu çalışanlarının dikkatine sunmak, Hükümeti bu konuda insaflı bir yaklaşıma davet etmek amacıyla yapılan bir açıklama olduğunu söyledi.

Merkez Bankası’nın yıl sonu enflasyon beklentisini %65’e çıkardığına dikkat çeken Necip Taşkın, şunları ifade etti:

“Memur ve memur emeklilerinin bu hayat pahalılığında geçinebilmeleri mümkün değil. Memurun ekonomik durumunu iyileştirecek reel bir artış yapılmadığı gibi 2024-2025 yılları için verilen “zam” da bir iyileştirme değildir. Merkez Bankası’nın ve Hükümetin 2024 yılı enflasyon beklentisi %33 iken memura verilen zam; 2024 yılı ilk altı ayı için %15, ikinci altı ayı için %10; arada %8 fark var. 2025 yılı için tahmini enflasyon beklentisi %15 iken memura verilen zam; 2025 yılı ilk altı ayı için %6, ikinci altı ayı için %5 zam; arada %4 fark var.  2024-2025 yıllarını kapsayan memur ve emekli maaş zamları, Merkez Bankası ve Hükümetin tahmini enflasyon beklentilerinin %12 altında kalmıştır. Buna karşılık hükümet, Kanunen memur ve emekli maaşlarına yansıtılacak olan enflasyon farklarını zam gibi değerlendirerek %45 zam yapılacağı açıklamasında bulunuyor. Bu açıklama yanıltıcıdır ve memur ve emekliyi sefalete ve yoksulluğa mahkûm eden böyle bir sistemi kabul etmiyoruz. Memur ve emeklinin refah düzeyini artıracağı için talep edilen; emekliliğe yansıyacak yoksulluk sınırı üstünde tek kalem maaş, refah payı, kira yardımı, büyükşehir tazminatı, vergi diliminin yükseltilmesi, vergi oranının %15’te sabitlenmesi, 3600 ek gösterge ki, bunun ileriye dönük bir çalışma ile yapılacağı belirtiliyor, Bayram ikramiyesi, yılda iki defa birer maaş tutarında ikramiye, enflasyon farkının aylık verilmesi, 8077 TL seyyanen zammın taban aylığa yansıtılması gibi maaşlarda reel artış sağlayacak hiçbir iyileştirme yapılmamıştır. Dolayısıyla reel artış sağlayan bir iyileştirme yapılmadığı için sefalete ve yoksulluğa karşıyız.

Bu nedenlerle, Sağlık ve Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele Platformu (SABİM)’i oluşturan 21 sendika ve iki federasyonla ortak basın açıklaması yaparak dar ve sabit gelirli memur ve memur emeklilerinin bugünkü ağır ekonomik koşullar altında ezilmesini önleyecek bir ücret beklentisi içinde olduğumuzu ifade ettik. Okulların açıldığı bugünlerde memur ve memur emeklileri çocuklarının eğitim öğretim ihtiyaçlarını nasıl karşılayacaklarını kara kara düşünürken bunu görmezlikten gelmek de ayrıca düşündürücüdür. Acilen ek bir iyileştirme yapılması gerekmektedir.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Birlik ve Mücadele Platformu (SABİM)’in ortak basın açıklaması şöyle:

Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutladığımız bu süreçte, geçen yüzyıl boyunca deprem, sel, afet ve pandemi başta olmak üzere tüm olumsuz koşullarda ilk nefesinizden son nefesinize kadar yanınızda olan biz sağlık ve sosyal hizmet çalışanları, meslek ahlakımız gereği üzerimize düşeni eksiksiz yerine getirdik.

Bildiğiniz üzere sağlık camiasında örgütlü olan 21 sendika ve federasyon olarak bir araya geldik. Sağlık camiasının sorunları için   birlikte hareket etme kararı aldık ve SABİM’2023 platformunu kurduk.

SABİM’2023 ; tüm vatandaşlarımızın nitelikli sağlık hizmetini sağlamak üzere sağlık çalışanlarının dayanışmasını sağlayarak şiddeti önleyecek, emeğimizin karşılığını alacak bir mücadeleye devam edecektir.

1-2 ve 3 basamaktaki tüm sağlık ve sosyal hizmet çalışanlarını ilgilendiren toplu sözleşme görüşmelerinin başladığı 1 Ağustos 2023’de, görevimizi sürdürülebilir nitelikli bir sağlık hizmetini yerine getirebilmek için   insan ve meslek onuruna yakışır seviyede mali ve özlük hakları taleplerimizi ilan etmiştik.

Her ne kadar sağlık bakanımız, bizlere gönderdiği mektup ile bu sorunları çözeceğine dair beyanda bulunduysa da bu iradeyi ortaya koyacak bir düzenleme gerçekleşmemiştir.

Maalesef memur ve emekli maaşlarına yapılacak ücret artışlarının Maliye Bakanlığınca enflasyonun sebebi olarak gösterilmesi talihsiz bir açıklamadır.

Şöyle ki Merkez Bankası tarafından enflasyon beklentisi %65 olarak revize edilmişken memur ve emekliye temmuz ayı itibariyle %17,5 ücret artışı yapılmış, seyyanen yapılan artış ise hiçbir kamu çalışanın taban aylığına yansıtılmamış, Kamu çalışanları, yetkili sendika ve siyasi irade tarafından yoksulluğa bir kez daha mahkûm edilmiş ve enflasyona karşı ezdirilmiştir.

Bu sefalet dayatmasını kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz!

Sağlık çalışanlarına şiddet başta olmak üzere yıllardır belirttiğimiz düzenlemeler için SABİM’2023 platformu olarak artık her zamankinden daha kararlı olduğumuzu haykırıyor, sağlık camiasını oluşturan, hekimlerimiz, hemşirelerimiz, ebelerimiz, sağlığın her alanında bir ekip ruhu ile çalışan birbirinden kıymetli tüm meslek mensuplarını temsilcilerini platformumuza davet ediyoruz.” dedi.