MEŞALENİN SÖNMEMEK ÜZERE YAKILDIĞI GÜNDÜR

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kırıkkale İl Başkanlığı 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100 yıl kutlamaları kapsamında parti yöneticileriyle beraber Keskin’de bulunan Atatürk anıtına çelenk bıraktı.

ATATÜRK ANITINA ÇELENK BIRAKTI

CHP Kırıkkale İl Başkanlığı bu yıl 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarını ilk defa Kırıkkale’nin Keskin ilçesinde gerçekleştirdi. İl Başkanı Onur Yüksel Bozdağ gerçekleştirilen kutlamalara CHP Kırıkkale Milletvekili Av. Ahmet Önal, CHP Merkez İlçe Başkanı Yücel Kızık, parti yöneticileri ve ilçe halkı katıldı. Kutlama kapsamında Atatürk anıtına çelenk bırakan İl Başkanı Bozdağ, 30 Ağustos’un önemine değindi.

COŞKULU BİRLİKTELİK

Bozdağ konuşmasında şu ifadelere yer verdi; “Bugün 30 Ağustos… Tam bağımsız bir Türkiye Cumhuriyeti için 1919’da Samsun’dan yola çıkan Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk Milletinin mücadelesini “Zafere” taşıdığı o kutlu günün 100. Yıldönümü. Kalbimizin bir yanında ay yıldızlı Türk bayrağımıza, öbür yanında Türkiye Cumhuriyeti’nin ve partimizin kuruluş felsefesi 6 okumuza sahip çıkan başta Milletvekilim Ahmet Önal olmak üzere, ilçe başkanımıza, partimizin her kademesinden yöneticilerimize ve Kırıkkale’nin en köklü ilçelerinin başında gelen Keskinimizin kıymetli halkına bu coşkulu birliktelik için sonsuz saygılarımı sunuyorum”

BÜYÜK TAARRUZUN ZAFERE ULAŞTIĞI GÜN

“Milli bayramlarda gerçekleştirdiğimiz çelenk törenleri, uzun zamandır Kırıkkale merkezinde bir gelenek halini aldı. Ancak ilk defa böyle bir program, Keskin gibi tarihi ve kültürü çok eskilere dayanan bir ilçemizde gerçekleştiriliyor. Bu konuda karar almamızı sağlayan ve bugün burada bizi yalnız bırakmayan tüm yöneticilerimize teşekkür ediyorum.  Anadolu’nun işgal altında olduğu dönemde, halkımıza yapılan zulme karşı 16 Mayıs 1919 günü Bandırma Vapuru’nda başlayan Milli Mücadelenin 3 yılı aşkın bir süre boyunca yaşanan onca badire sonrası 26 Ağustos’ta Büyük Taarruz ile Zafere ulaştığı günün adı 30 Ağustos. Samsun, Amasya, Erzurum, Sivas derken, on binlerce vatan evladının göğsünde yağlı düşman kurşunuyla şehit olduğu bu mücadele, koca bir milletin yeniden dirilişinin sembolüdür”

DÜN OLDUĞU BUGÜN DE GÖREV BAŞINDAYIZ

“Savaş meydanlarında elde ettiği bunca başarıyı, Cumhuriyetin ilanıyla taçlandırıp, “egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk, başlattığı reform dalgasıyla bir ülkeyi yeniden inşa etmiş, demokratik düzenle birlikte halkını tebaa olmaktan kurtarmış ve Türkiye Cumhuriyeti’nin eşit yurttaşları yapmıştır. Her dönemde bu kazanımları geri çevirmeye çalışan bir güruh mutlaka olmuştur. Buna karşı bizler, dün olduğu bugün de görev başındayız. Şüphesizdir ki bizim tarafımız “keşke Yunan kazansaydı” diyenlerin tarafı değildir. Bizim tarafımız düşmana ilk kurşunu atan Hasan Tahsin’in tarafıdır. Bizim tarafımız Yörük Ali Efe’nin, Gördesli Makbule’nin, Sütçü İmam’ın tarafıdır… Bizim tarafımız şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın tarafıdır. Bizim tarafımız elbette ki Kuva-yı Milliyedir”

HALKIN MALI OLAN İŞLETMELER SATILMIŞTIR

“Gencecik Türkiye Cumhuriyeti’nin onca imkansızlığı ve Osmanlı’dan kalma borçlarına rağmen ilk yıllarında kurulan fabrikalara baktığımızda, içlerinde Kırıkkale Mühimmat Fabrikası, Kırıkkale Elektrik Santrali ve Çelik fabrikasının da bulunduğu burada tamamını saymaya vaktimizin yetmeyeceği onlarca işletmeyi görüyoruz. Ne acıdır ki son 20 yılda, ülkenin ekonomisini güçlendirecek yeni yatırımlar yapmak bir yerde dursun, Telekomdan, şeker fabrikalarına, SEKA dan Petkime Tüpraşa, Demir çelik fabrikalarından çimento fabrikalarına kadar halkın yani sizin malınız olan işletmeler satılmıştır. Peki bugün 20 yılın sonunda geldiğimiz yer neresidir? İşte bu soruyu tüm vatandaşlarımızın kendisine sorması gerekir. Ben geldiğimiz yeri söyleyeyim: 20 yılın sonunda bir yüzükle siyasete girdiğini söyleyenler, mal varlıklarının hesabını tutamaz oldular. Yoksulluk, yolsuzluk ve yasaklarla mücadele edeceğiz diyenler, halkı ucuz ekmek kuyruklarına mahkum ettiler. Her gün yeni yolsuzlukların ortaya çıktığı, sanatçıların konserlerinin bile yasaklandığı, araç içinde pudra şekeri kullanan danışmanların ortalığa saçıldığı, rüşvet ağının saray kapılarına kadar dayandığı günlere geldik”

HALK GEREKEN DERSİ VERECEKTİR

“Dün miting düzenlettikleri suç örgütü liderinin söylediklerini millet duymasın diye her türlü devlet imkanının seferber edildiği günleri yaşıyoruz. Ancak bütün bu yaşananlar sizleri karamsarlığa itmesin. Şunun şurasında ne kaldı? Milletin vicdanı olan sandık önümüze geldiğinde bu halk gereken dersi verecektir. 2000 yılında Keskin İlçemizin nüfusu 59000 iken bugün 15000 e düştüyse, sizler bunun hesabını sormayacak mısınız? Çoluk çocuğunuz işsizlikten kırılırken, asgari ücretle bari olsun işe girebilmek için kırk kapı aşındırırken, 5 ayrı yerden maaş alanlara hesap sormayacak mısınız? Yalandan milliyetçilik taslarken, kendi kendine ümmetçilik oyunu oynarken, bu ülkeyi milyonlarca mülteciye açanlara söyleyecek bir sözümüz olmayacak mı?”

ADALETLE HÜKMEDİNİZ

“Elbette Türk Halkının günü geldiğinde tüm bunlara söyleyecek sözü olacak. Tüm bunlara en güzel cevap sandıkta verilecek. Ve günün sonunda geleceğimizi hep birlikte yeniden inşa ederken, hak hukuk adaletten ayrılmayacağız. Nisa Suresi 58. Ayeti der ki: “emanetleri ehline veriniz, insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmediniz”.  Liyakatli ellerle ve bize Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün açtığı yolda geleceğimizi yeniden kurarken, gelecek nesillere ibretlik tecrübeler bırakıyoruz. Tarih bugünleri yazarken her birimizin verdiği mücadelenin haklılığını da mutlaka teyit edecektir”

HEDEF, ÇAĞDAŞ MEDENİYETLERİ DE HER ALANDA GEÇMEKTİR

“Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözüyle, “ben size taarruzu değil, ölmeyi emrediyorum” sözüyle siperlerinden ölüme fırlayan gencecik bedenleri yalnızca anmak değildir bizim görevimiz. Elimizdeki emanet, Türk Milletinin geleceğidir. Bize gösterilen hedef, çağdaş medeniyetleri de her alanda geçmektir. Ancak o zaman bağımsızlık yolunda canını vermiş her bir kahramanın ruhu şad olacaktır. Hiçbir çocuk yatağa aç girmediğinde, yolsuzluktan hırsızlıktan hesap sorulduğunda, insanca yaşayıp hakça bölüştüğümüzde, devleti Hz. Ömer adaletiyle yönettiğimizde, işte o zaman bu kahraman vatan evlatları yerlerinde rahat uyuyacaklardır. Yaşlı genç çoluk çocuk demeden Fişekhanede çalışan, para toplayıp Türk Hava Kuvvetlerine uçak bağışlayan vatansever Keskin ahalisinin ruhu işte o zaman şad olacaktır”

TÜRKİYE CUMHURİYETİ İLELEBET PAYİDAR KALACAKTIR

“Böylesine anlamlı bir günde, Zafer Bayramının coşkusunu, ülkemizin kurucusu Ulu önderimize ve silah arkadaşlarına olan minnetimizi, geleceğe dair umutlarımızı konuşurken bizleri yalnız bırakmadınız. Gençlik kollarımız, kadın kollarımız ve parti yöneticilerimizle birlikte burada bulunan her bir büyüğüme, her bir kardeşime sonsuz teşekkürler. Sözlerime son verirken, Zafer Bayramımızı kutluyor ve Ulu önderimizin sözleriyle sizlere veda ediyorum:  “Benim naçiz vücudum elbet toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır”. “Ne mutlu Türküm diyene” dedi.

BAĞIMSIZLIK MEŞALESİNİN SÖNMEMEK ÜZERE YAKILDIĞI GÜNDÜR

CHP Kırıkkale Milletvekili Av. Ahmet Önal ise, “30 Ağustos Zafer Bayramı Türkiye'mizin geleceği için binlerce şehidimizin, milli birlik ve beraberlik ruhu içinde canları pahasına mücadele verdiği en büyük bayramlarımızdandır. 30 Ağustos tarihi özgürlük ve bağımsızlık meşalesinin sonsuza dek sönmemek üzere yakıldığı büyük bir gündür. Bu zaferin ışığı altında 100. Yıldönümünde 30 Ağustos Zafer Bayramı'mızı kutluyor, bizlere bu cennet vatanı armağan eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi saygı, sevgi ve minnetle anıyorum” dedi.