'Ben de Öğretmendim' konferansı

Kırıkkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Topluluğu tarafından “Ben de Öğretmendim” adlı konferans düzenlendi. Konferansa konuşmacı olarak eski öğretim üyelerinden Dr. Mehmet Kahraman katıldı. Nurettin Topçu Konferans Salonunda gerçekleşen etkinliğe akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

DENEYİMLERİNİ PAYLAŞTI

Programın açılış konuşmasını Dr. Öğr. Üyesi Musa Demir yaptı. Dr. Demir, “Üniversitemizin kuruluşunun 30. Yıl etkinlikleri kapsamında bölümümüz tarafından Dr. Mehmet Kahraman’ı ağırlıyoruz. Benimle burada bulunan birçok hocamız için ayrı bir önemi var bu ağırlamanın çünkü Dr. Mehmet Kahraman, Üniversitemizin Türk Dili Edebiyatı’nın kurucu hocasıdır. Öğretmenlik deneyimini burada bizimle paylaşacak olması ufuk açıcı ve cesaretlendirici olacaktı” şeklinde konuştu. Dr. Mehmet Kahraman, konuşmalarına öğretmenlik anılarını öğrencilerle paylaşmaktan duyduğu mutluluğu ifade ederek başladı. Dr. Mehmet Kahraman, “Eğitim, bir gence ders kitaplarındaki bilgileri anlatıp geçmekle olmaz. Bu, eğitimin başlama noktasıdır. Onlara karşı asıl görevse bundan sonra başlıyor” ifadesini kullandı.

TOPLUMUN HER KESİMİYLE BAĞLANTILI KALMAYA ÖZEN GÖSTERİRDİM

Kahraman “Toplumun bizden beklediği şey kendi hassasiyetlerinin genç nesillere aktarılması ve öğretilmesiydi. Toplumun tanınması, anlaşılması, gönlünde yatan aslanın, genç nesillerin gönüllerinde de taht kurması için çok önemliydi. Bunun gerçekleşmesi için de toplumla aynı telden çalmak, aynı havayı koklamak, aynı duyguları yaşamak, aynı hassasiyetleri paylaşmak gerekiyordu. Bu bakımdan toplumun her kesimiyle iletişim kurarak çalışmak, sağlıklı ve başarılı bir eğitim faaliyeti için çok önemliydi. Ben bu yüzden öğrencilerimle her zaman aramdaki iletişimi sıkı tutmuşumdur. Ben, bu hassas dengeye çok dikkat eder, her kesime ulaşmaya çalışır, büyük küçük ayırt etmeden toplumun her kesimiyle bağlantılı kalmaya özen gösterirdim. Buradan, benim büyük idealler peşinde olduğum sonucu çıkmamalı. Yaptıklarım, tabii, hayatın akışı içinde kendiliğinden gelişen, herhangi bir iddia taşımadan sadece çeşitli kesimler arasındaki dengelere dikkat ederek yıkıcı değil yapıcı davranışlardı. Topluma karşı bir öğretmen, daha genel bir ifadeyle de bir münevver olarak bazı sorumluluklarımın var olduğunun bilicindeydim. Çalışmalarımın ve davranışlarımın temeli de, hedefi de buydu. Bunun gerçekleştiğini gördükçe de mutlu oluyordum” şeklinde konuşarak öğrencilerin ufkunun açılmasının gerekliliği için iletişimin gerekliliğine vurgu yaptı.