Eğitim Sen’den şiddete tepki
FİZİKİ ŞİDDETE MARUZ KALDI
Avcı, açıklamasında şu ifadeler yer verdi; “Toplum olarak hayatımızın her aşamasında evde, sokakta, iş yerlerinde her gün karşı karşıya kaldığımız şiddet olgusunun uzun süredir okullarımızı da sarmalamış olması çok sayıda meslektaşımızın şiddetin hedefi haline gelmesine neden olmaktadır. Öncelikle kabul etmek gerekir ki okullarımızın sık sık şiddet haberleriyle gündeme gelmesinde, başta Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) olmak üzere tüm yetkililerin sorumluluğu vardır. Toplum olarak hayatımızın her aşamasında yer alan şiddet olgusu, eğitim kurumlarını, okullarımızı ve öğretmenlerimizi de hedef almış durumdadır.
Son olarak 30 Mayıs Perşembe günü Kırıkkale Şehit Ferhat Bozkurt İlkokulu’nda öğretmen Mustafa Kitapçı, okulda bir öğrenci velisi tarafından fiziki şiddete maruz kalmış, darp edilmiştir.”
MESLEĞİMİZ İTİBARSIZLAŞTIRILIYOR
“Sendikamız Yürütme Kurulu, okula giderek Okul Yönetimi ve öğretmenlerle görüşüp bilgi aldı, geçmiş olsun dileklerinde bulundu ve öğretmene uygulanan şiddeti kınadı. Sendikamız yetkilileri, diğer eğitim sendikalarının temsilcilerine, bu şiddeti kınamak için ortak basın açıklaması yapma çağrısında bulundu. Öğrenciler de öğretmenler de bizimdir. Eğitim emekçilerine yönelik bu şiddetin sorumlusu eğitim sistemi ve öğretmenlik mesleğinin itibarsızlaştırılmasına neden olan MEB’dir. Yaşanan bu şiddet olayları, eğitim emekçilerinin itibarsızlaştırılmasından ayrı düşünülemez. Şiddetin nedeni ne basit bir öfke krizi, ne de failin veli oluşu ile ilgilidir.”
ADETA YAZBOZ TAHTASINA DÖNÜŞTÜ
“Bizzat bakanın yaptığı açıklamalarda eğitim sisteminde yaşanan olumsuzlukların temel nedeni olarak öğretmenleri göstermesi, Alo 147, CİMER uygulamasının velilerin elinde bir sopaya dönüştürülmesi, MEB’in eğitimde yaşanan sorunlara çözüm üretmek yerine öğretmenleri ve idarecileri veli/öğrenci karşısında tek muhatap olarak bırakması, bugün yaşananlara zemin oluşturmuştur. Yıllardır yaptığımız tüm uyarılara rağmen alınmayan önlemler nedeniyle bir öğretmene şiddet uygulanması, maalesef bakanlığın ideolojik örgütlenme alanına çevirdiği, yazboz tahtasına dönüştürdüğü eğitim politikalarının sonucu olarak değerlendirilmelidir.”
CAN GÜVENLİĞİNİN SAĞLANMASI GEREKİR
“Okullarda yaşanan şiddetin ve eğitim emekçilerine yönelik saldırıların önlenebilmesi, öncelikle her fırsatta eğitim emekçilerini hedef haline getiren politika ve uygulamalara son verilmesinden geçmektedir. Türkiye’nin her yerinde eğitim kurumlarında birbirine benzer şekillerde eğitim emekçilerini hedef alan şiddet olaylarının yaşanması, şiddetin arkasındaki nedenlerin ortaya çıkarılmasını, eğitim kurumlarında eğitim emekçilerinin can güvenliğinin sağlanmasını gerektirmektedir. Okulda şiddet olaylarının son bulması için MEB’i acilen harekete geçmeye ve önlem almaya çağırıyoruz. Şiddet son bulmalı, can güvenliğimiz sağlanmalıdır. Can güvenliğimizin olmadığı bir eğitim sistemini kabul etmiyoruz” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.